14 Mart 2017 Salı

“Sevme”yi sevmeseydi, “sevgi”yi yaratır mıydı?
İsimlerinin kuvvetini “Sevgi” ile her insana farklı sıfatlarla gösterir miydi?
Şer ve hayır gördüğün en kaba oluşta  bile  seni düşünen Allah varken 
neden sevgisizlikten yakınıyorsun?
Tecelli kılacak her sebebe, nispetler dahilinde seni  duçar eden Rabb’ini görmez de, 
sadece sonuçlara takılırsan, bu; seni yaradan Mevla’ya manevi zulüm olmaz mı? 
Müsellem bir varoluşla O’ndan bir parça iken nedir bu içindeki niza!
Kendine gel!
Pişmanlıkların yüreğimde bıraktığı bir uhde… 
Bifasıla devam eden bu müzmin illetten sana sığınırım.
Islaha muhtaç hallerim var affet Allah'ım...
İnsan “ben” der.
Seven insan “sen” der.
Bilen insan ise “O” der. “Rabbim” der.
     “Edep” ve ” Hu “ şarabından kana kana içerde doymaz.

5 Mart 2017 Pazar

Nefsin hakikatinde; zenginin fakire olan kibri vardır. 
Kibrin tasavvurunda ise, kulluk; mükemmeliyetten muaftır.
Mükemmel değilsin!
Nefsine ve kibrine dikkat et.
Kulluk için yaratılman gerekiyordu. 
Dünyaya gelmen için Zatının sıfatlarından,  senin “anne-baba” diye seslendiğin kişileri yarattı önce. Ve sonra seni. 
Annen baban olmasa, sen olmasan,  O; yine  O idi. 
Önce onları yarattı ki,  nasıl dünyaya geldiğini, sana, 
senin aklın kadar bir ispat ile anlamanı mümkün kıldı. 
Lütfetti.
Kendi nurundan seni yarattı. Kendinden, kendine misafir etti. 
Misafir, ev sahibinin göz bebeğidir. 
Rahman'a kul olmanın kıymetini bil.

Sanma ki her dert sende, kaldın dipsiz kuyuda, Bittim dediğin yerde kaldırır, budur  kaderin bi huyuda.