30 Mayıs 2015 Cumartesi

Koduğumun dünyasında uzaklığın kıytırık hallerini siktiredip, özleminin güçlü iplerine tutunuyorum. Gözlerim daldığında sızan hayallerim katlanarak büyüyor ve ne için yaşadığımı hatırlatan varlığına denk düşüyorum..
seni kendimle denk düşürüyorum.
Aşk ile bir dahi tebessüm,
Yûsufi özlemi gözlerinde şen olana...
Iyi günler...
Özlemin kümülatif bozkırlarında, tenime teğet geçen rüzgar çiğ bir güzellik veriyor yüzüme. Dilimin ucunda sana karşı birikmiş tevazukar kelimelerim, yol boyunca beynimde kamburlaşıyor. Yangın oluyor sol yanım...
Ve...
Suskun bir haykırışın ortasinda beni sen tutuyor..
Sülalesini naftalinlediğim duygularımı, ısmarlama beklentilerle süsleyerek atmosfere saldım.
Hemde ne biçim saldım..
Platonik aşklardan öte çıkar yol bulamadığımız sevmelerde; nasıl olduda söylemek istediklerimizi sol yanımızdaki mekanında yıllandırdık. .
Ananıza yağmurlu günde şemsiyesini açarken vuruldum yavrularım.
Beylik yolunda görevimi layıkıyla yerine getirip büyük bir uç beyligi kurucam. Tebama 0.7 uç dağıtip bir dantel gibi adaleti naksedicem. Öğle yemeklerini meydan çadırında bedava verip tebamin sevgisini kazanicam, lahmacun ustaları yetiştiricem. Nuri Alço'nun operasyon müziği obamizin zafer müziği olucak...
Söz veriyorum.
Kafasına poşet geçirilmişte, elleri arkadan bağlanıp bikaç tekme darbesi yemiş gibi gece.
Ne biçim gece
İnceldiğimiz yerden koptuğumuz için değil de,
Koparıldığımız yerlerimizden incindikçe bu halde geldik hafız..
Nereye gideceğini bilmeyene, hariç kalan herşey teferruattır...
Boylu boyunca yatan deniz sen,
seni çepe çevre saran dağ ben olsam....
Mücella yüzünde aksimi görsem,
Bendimi çiğnesen ben olsan.
Sen aksan ben dolsam...
Sana sırılsıklam bakan bir bakışta ben olsam.
Kamuflajlı düşüncelerim için af,
Şahsınıza dair, yercekimine direnen gülücüklere sahip dostluklar dilerim.
Olduğu gibi görünmeyen, göründüğü gibi de olamayıp , kişiliğinde kanal değiştiren, kamu spotu müsveddesi insanevlatlarının gelişimlerini tamamlayamadıklarından böyle oldukları düşüncesindeyim.
Hayat; omurilik soğanımıza sandalyeyle gelişigüzel vurmuşta, soğanımızı cücüğüne kadar parçalayıp bizi ayakta duramaz hale getirmiş gibi.. adamın asabını bozuyo afedersin...

Sanma ki her dert sende, kaldın dipsiz kuyuda, Bittim dediğin yerde kaldırır, budur  kaderin bi huyuda.