27 Şubat 2017 Pazartesi

O gün ... - 15 Temmuz Anısına-

Temmuz ki; Hızır'a emanet bi güne gebe,
İdrakı zor: "ne oluyor" diyen akıllar sebe.
O an uyandı millet, giydi imandan cebe,
Vatan elden gidiyor o gün bildik biz!

Candan canandan, evlad-ü iyalden geçerek,
Geri dönmek ne ki;  kendi kefenini biçerek,
Kalpte tevhid, dilde Besmele çekerek,
Birlik için nice canları o gün verdik biz!

Ortalık fena, kopuyorken velvele,
Yağıyorken namludan  kurşunlar her yere,
Yürekler bir oldu, iman bir, verdik o gün elele,
İman gücü ile, kurşunu o gün deldik biz!

Özgürlüğe dadanan hain niyetleri kurutup,
İman denen cevheri göğsümüzde uyutup,
Alna dayanmış namluyu ellerimizle tutup,
İhanete iplemez bi gülüş o gün attık biz!

Kaç milyon insan; çocuğu, genci, dedesi, nenesi,
Taş, sopa, kemer, kamyon... kimin var ise nesi,
Uğruna yittiğimiz özgürlük mücadelesi
Aksine bin diriltti bizi o gün gördük biz!

Hak nasip etti; haine mındarlığı, bize miracı!
Neyin hırsıydı bu?  ki hepimiz dünyada kiracı,
Kardeşim dediklerin oldu sırtına; darağacı!
Haini de masumu da o gün gördük biz!

Ömer, Erol, Zeynep... tereddütsüz şehitliğe koşan,
Darbeye dur demeye demirden engelleri aşan,
Öyle bir akşamdı, çöple samanından ayrışan
Hak, nasip etti, YEK VÜCUT kaldık biz.







23 Şubat 2017 Perşembe

Arala biraz, nefsin olmuşsa perde,
Tesbih-i ihlâsla diril hapsolduğun cerde.
Rabb'inin “buyur kulum dediği yerde”
Biçare gidip, muhabbetle döner insan.

20 Şubat 2017 Pazartesi

Kulluğa, en güzel DUA yakıştı.
Kabul olsa da olmasa da DUA’ dan başka muhabbet mi var?
Korkunu, sevgini, imanını, umduklarını hikaye ettiğin her şeyi;  
                           Sana “ buyur kulum”  diyerek dinlediğini bil.
Her şeyin sahibi madem ki “O”. 
Ayakkabını bağlamayı dahi El- Mucib olan Rabb’inden iste. 
Muhabbetin daim olsun !
İnanan da insan, ateistte insan . 
Zulmeden de insan, merhamet eden de. 
Ten rengi birbirine farklı olanda insan, ayrı zaman ve mekanda yaşanlarda insan. 
Nihayetinde, Yüce Allah’ın ilmiyle var olmuş hepsi:  “İNSAN” 
Sakın başıboş bırakıldığını düşünme ! 
Neden zulüm var deme, neden ben bu hayatı yaşıyorum deme!
Sen, sana yapabilme gücü verilenlerden sorumlusun.
Geleceği şüphe götürmeyen o hesap gününde, “İNSAN” adı altında cem edilmiş olanlar, işte o vakit  birbirinden ayrılacaklar. 
Cennet ehli olanlar, cehennem ehli olanlar. 
Vasfın ancak ahirette karşılığını bulur. İyi bir kul ol
Güzergah aşikar, süluğa inceden dem gerek,
Besmele dilimde, nefsime cevval gem gerek,
Heva hevesim, yıkılsın putlaşmış benliğim.
Beni adem kılacak bir selefi cem gerek.
Sebeb-i vücudun ile , zübde-i masivasın sen.
Zahirine, batınına, her teceliye sebepsin sen,
Su-i zan eyleme, bak hüsn-ü zan ile zatına,
Hak nazarı değmiş âdemi pâyidarsın sen…
Bidayette mesele Cemal'e muhabbet beslemektir. 
Sonrasında Kemal'de nihayete ermektir.
Aşık kişi “ bilmek” arzusundadır. 
Aşıksan ve dahi kalbin Rahman'ı sığdıracak kadar geniş ise, dünya gözüne bişeyleri ispat etmesende olur.
Gönül arazisi dar ise kişinin, gözünün görmediği şey ruhunada inandırıcı gelmez.
Lakin görmeden iman edene, mucize göstersende imanında değişme olmaz. 
Unutmayasın. 
Varmak için, önce niyet, sonra gayret gerek.
Başındaki göz kördür, görür isen perde arkasını,
Nice kapılar agâh olur giyer isen mürşid hırkasını,
Alırlar adamı, gösteriverirler alem-i ervah fırkasını,
Yola çıkanı aymaz, sefa ile varmaz mı sandın!

5 Şubat 2017 Pazar

Yarabbi ne güzelsin;
Giydirmişsin her varlığa bi  suret, herbiri ayrı siret
İman ettiriyorsun Sana, Sen’i görmedikleri halde hayret!
Başındaki göz kördür, görür isen perde arkasını,
Nice kapılar agâh olur giyer isen mürşid hırkasını,
Alırlar seni, gösteriverirler alem-i ervah fırkasını,
Yola çıkanı aymaz, sefa ile varmaz mı sandın!
Her güzel şey gizlidir;
İncinin deniz dibinde, altının toprağın bağrında , tatlı bir meyvenin dalların arasında olması gibi. 
İman etmiş bi ruhun fiziki bir bedende,
Sonsuz yaşamın, ölümün içinde olması gibi. 
Sadece farkında ol !

2 Şubat 2017 Perşembe

“Dünya hayatı” da,  nihayetinde, Yüce Allah’ı müşahede etme süresidir. 

Herkese verilen mühlet (yaşam süresi) elbet farklıdır.

Şüphe yok ki Allah, dilediği zaman kişiye; göstereceği zuhura perde olacak bir bakış nasip etmez. Akıl ile de müşahede edilir. Kalp ile de.

“Akıl ile bakan perdenin berisini,  Gönül ile bakan perdenin gerisini görür”
Rabb’ini müşahede gönül gözü iledir. 
Niyetini has tut. Akibetini niyetinden bil!
Yoksa halden anlamayana “sır” zuhûr nasip eder mi Mevlâm?

Sanma ki her dert sende, kaldın dipsiz kuyuda, Bittim dediğin yerde kaldırır, budur  kaderin bi huyuda.